Maximum Kart reklamı Rubicon nehrini geçti mi?

Maximum Kart’ın artık müze kartı olarak geçerli olmadığı şu günlerde “Zaten müze müze gezip de ne yapacağız, biz Cem Yılmaz izliyoruz o bize yetiyor” şeklinde düşünen arkadaşlar için bir içerik hazırladım. Bildiğiniz veya benim de uydurmuş olabileceğim üzere İş bankasının maximum kart departmının Cem Yılmaz ve diğer sanatçılar ile yapmış olduğu 4–6 reklamlık bir iş birliği (PR) anlaşması mevcuttu. Bu süreçte bankanın ve kartın kullanımını teşvik edecek ve aynı zamanda da Cem Yılmaz üzerinden bilinirliliğini artırıcı bir takım reklamlar çekildi ve basında yayımlandı. Bu reklamdan büyük bir çoğunluğu son kullanıcıya hitap eden ve direkt ürünün olduğu yerde (market, kafe v.b.) çekilmiş reklamlar olmasına rağmen içlerinden bir tanesi tamamen başka bir atmosferde çekilmişti. Sadece müze kart övmesi için bu kadar prodüksiyona ne gerek vardı diye düşünürken Cem Yılmazın böyle ilginç içerikleri çok sevdiği ve çok az kişinin anladığı ufak espiriler bıraktığı aklıma geldi. Mesela meşhur G.O.R.A filmindeki “evet evet tarafından” espirisinin bir dönem anlaşılmamış olması ve Cem Yılmazın bizatihi kendisi tarafından açıklanması sonucunda meşhur olması gibi. İşte ben de bugün sizlerle bu reklamı inceleyecek ve üzerine bir şeyler söyleyeceğim. ...

16 Mayıs, 2020 · (Updated 16 Nisan, 2024) · 4 dk · 641 sözcük · Wise

PGP nedir ve gerçekten de oldukça iyi bir gizlilik sağlıyor mu?

PGP Türkçede oldukça iyi gizlilik anlamına gelen Pretty Good Privacy kelimesinin baş harflerinde oluşturulmuş bir veri şifreleme, şifre çözme ve verileri elektronik olarak imzalama programıdır. Phil Zimmermann tarafından 90’lı yılların başında akademik bir makale olarak ortaya çıkmış ve yayımlandığı dönemden çok sonra gerçekten kullanılmaya ve getirilerinden yararlanılmaya başlanmıştır. Söz konusu program ilk ortaya çıktığı zamanlarda bir ihtiyacın kendisini ortaya çıkmaya zorlamasından ziyade daha çok bir düşünce deneyi olarak iletişimin her iki tarafı arasındaki verilerin şifrelenebileceği ve bunun nasıl yapılması gerektiği sorusu üzerine ortaya çıkmıştır. Ortaya çıkışının ardından gönderilen verilen şifrelenmesinin ve şifresinin taraflarca çözülmesinin yanına bir de verinin bütünlüğünün korunmasını sağlayan özet fonksiyonu ve mesajı gönderen kişinin kimliğinin doğrulanması sağlayan (ve kimi zaman inkar edilemezlik olarak da anılan) imzalama özelliği eklenmiştir. Ortaya çıktığı dönemde ve sonrasında açık kaynak kodlu olarak yayımlanmaya devam etmiş ve günümüzde OpenPGP adı altında gelişerek faaliyetlerine devam etmektedir. PGP’nin ortaya çıktığı 1991 yılından 6 sene sonra yani 1997 yılında kendilerine Internet Engineering Task Force (görev gücü biraz abartı olmadı :D) adını veren bir çalışma grubu PGP programının sağlamış olduğu şifreleme özelliklerinin piyasa standartı haline gelmesi ve kullanımının kolaylaştırılması için yazılar yayımlamaya başladılar. ...

10 Mayıs, 2020 · (Updated 16 Nisan, 2024) · 4 dk · 831 sözcük · Wise

Grigori Rasputin ve aynı isimli şarkı hk

Nerede doğduğunu bilmediğimiz Grigori Rasputin isimli bu arkadaşın çocukluk yılları daha çok Sibirya geçiyor. Mavi gözleri ve etkileyici mimikleri var. Daha küçük yaştan itibaren insanları etkilemeyi ve ilgi çekmeyi başaran bir yapısı mevcut. Hatta bir keresinde yaşı küçük olmasına rağmen babasının çiftliğinden çalınan bir atı kimin çaldığını kehanet yoluyla tahmin eder. Herkes (babası da dahil) Rasputin’e inanmamış olsa da sonradan hırsız kendisi gelip suçunu itiraf eder. Bu olaydan sonra ailesi ve bütün çevresi onun gerçekten doğaüstü güçlere sahip olduğunu düşünmeye başlamıştır. ...

1 Mayıs, 2020 · (Updated 16 Nisan, 2024) · 3 dk · 635 sözcük · Wise

Modern kriptografi yöntemlerinin Star Wars filmi ile ilişkisi

Uzun uzun bir zaman önce (!) pek de uzak olmayan bir galakside yaşayan insanlar internet üzerinden yapmış oldukları işlemlerin daha güvenli bir temele oturması ve bu iletişimin tarafları dışındaki üçüncü kişilerin bu iletişimi dinleyememesi ve hakkında bilgi sahibi olamaması için bir takım şifreleme yöntemleri geliştirmeye karar verirler. INTRO Daha önceden üniversitelerin matematik ve bilgisayar programcılığı bölümlerinde yapılmış akademik çalışmaların ötesine geçememiş olan şifreleme (cryptography) alanı artık bireylerin iyiliği için kullanılacaktı. Bu ilke imza atacak ilk kişilerin arkadaş olmasının dışında onları birleştiren asıl şey Star Wars’ın orijinal üçlemesini çocuklukları döneminde birlikte izlemiş ve etkinlenmiş olmalarıdır. 1977 Yılında orijinal üçlemenin ilk, tarihsel sıralamaya göre ise dördüncü film olan Star Wars A New Hope vizyona girmiş ve tüm çevreler tarafından beğeniyle izlenmişti. İlk filmin vizyona girişinden sonraki 3. ve 6. senelerde serinin beşinci ve altıncı filmleri olan The Empire Strikes Back ve Return of the Jedi de peş peşe vizyona girmiş ve seyircisinin filmden beklentisini ve serinin devamına olan isteğini artırmıştır. Serinin o dönemki yönetmeni George Lucas izleyenleri daha iyi bir üçlemeye hazırlamak adına orijinal üçlemenin üçüncü filminin vizyona girdiği tarih olan 1983 yılından 1999 yılına kadar seriye yeni film çıkarmamış ve teknolojik imkanların gelişmesini beklemiştir. Yani tarihsel üçleme efsanesinin ve de modern kriptografinin bence başladığı yıl olan 1999 yılına gelinene kadar. 90’lı yıllar kendilerini Cypherpunks olarak adlandıran ve açık kaynak kodunu yücelten, gizlilik ve bireyin anonimlik hakkı üzerinde bir manifesto yayımlayan, bilgisayar ve teknoloji ile birlikte büyümüş bir neslin dönemiydi. İnternetin ülkemize gelişi ve tüm dünyadaki internet ağının gelişmesi ile birlikte 2000’li yıllara girmeye yaklaştığımız dönemlerde kişi başına düşen bilgisayar sayısı oranı artmış ve her eve olmasa da birçok haneye geniş bant internet hizmeti ulaşmış bulunmaktaydı. İşte ülkemizde internet yeni yeni kabul görmeye ve kullanılmaya başlandığı dönemlerde yurt dışında bir arkadaş topluluğu World Wide Web (WWW)’in eksik taraflarından biri olan şifreleme ve gizlilik üzerine odaklanmaya başlamıştı bile. ...

28 Nisan, 2020 · (Updated 16 Nisan, 2024) · 6 dk · 1109 sözcük · Wise

Umursamazlık Üzerine

Bir arkadaşım bana geçtiğimiz günlerde “istemediğin veya vazgeçtiğin zaman nasıl böyle umursamaz olabiliyorsun ?” diye sordu. Arkadaşımın da merak ettigi bu konudan bahsetmek istiyorum biraz. Öncelikle bunu neden yaptım sorusuna cevap vererek başlamak istiyorum. Cevabı çok basit. Canım böyle istiyor çünkü. Bunun adına koca bir felsefe yıkmaktansa sadece öyle istediğim icin yapmak bana daha mantıklı geldi. Siz de takdir edersiniz ki sevmediğiniz bir insanla veya grup ile konuşmak istemez hatta bir adım daha ötesi görmek istemezsiniz. Ben buna bir de vazgeçtiğim seyleri de ekledim. Sonuçta simdi uyguladığım davranış tarzı ortaya çıktı. ...

25 Şubat, 2015 · 4 dk · 685 sözcük · Wise